13 Ocak 2014 Pazartesi

Amazonda Yeni Kabile Bulundu!

Başlığın konuyla hiç alakası yok, dikkat çeksin diye attım o başlığı.
Dokunmatik telefonlar, nükleer santraller, atom bombaları, insansız hava araçları, google gözlüğü, gökdelenler, metrolar, hızlı trenler..
Konferanslar, paneller, sertifikalar, cemaatler, ''paralel devlet''ler, faiz oranları yada  kâr payları, kibirli, bencil , yalancı, yetim hakkı yiyen utanmaz siyasetçiler, enflasyon, benzine zam...

2011 yılında Amazon'da bulunan, helikoptere mızrak fırlatan kabilenin çocuğu olsaydın bütün şu saydıklarımdan haberin olmayacaktı.
Bir düşünsene, ben şuan nadir de olsa eve gelen misafirlerimin o deri sandığı koltuğun üzerinde değilde bir kütüğün üstünde oturacaktım.
Senin şuan uyumuş olduğun yatağın bambu yada palmiye ağacının yapraklarından olabilirdi.
Karl Marx'ın bir sözü var; Teknoloji geliştikçe toplum ahlâksızlaşır.
Ne yazık ki Marx amca haklı bu hususta.
Toplum ahlâksızlaştı, değerlerimiz ayaklar altında, kimse aksini iddia edemez herhalde bu durumda.
Teknoloji geliştikçe insanların birbirleri ile kurdukları iletişim bozuklukları artıyor. Teknoloji bize sağladığı yarardan çok zararının olduğunu bir gün fark edeceğiz. Eğer cebinde iphone, dizinde apple varsa şu yazdıklarımla çok geri kafalı bir adam profili çiziyor olabilirim gözünde ve bunun hiç bir mahsuru yok benim nazarımda.
Türkiye'nin en entellektüel insanlarından biri eğer çıkıp ''Teknoloji benden aldıklarını bana geri versin, ben teknolojinin bana  bütün verdiklerini geri vermeye hazırım'' diyorsa oturup düşünmekte yarar var.

Şu dediklerime kanıt istiyorsan sadece sokağa çıktığında 5 dakika insanlar (çevreni) gözlemle yeter. İnsanlar sohbet ederken birbirlerinin yüzüne dahi bakmaz oldu, samimiyetimizi kaybettik.

Fakat illa burada yazılı bir şeyler görmek isteyenler için elbette bir şeyler koyacağım;

''Türkiye'de çocuk işçi sayısı bir milyon. Yüzde 45′i tarım işçisi. Çocuk işçilerinin yarısı okuluna devam edemiyor 2013 de 55 çocuk işçi hayatını yitirdi.
Çocuk Esirgeme Kurumu verilerine göre Türkiye'de her 4 saatte bir tecavüz suçu işleniyor.
2010 yılında 7 bin çocuk tecavüze uğradı, son 10 yılda cinsel istismara uğrayan çocuk sayısı 250 bin.''

TÜİK: Cinsel saldırı suçları son beş yılda yüzde 30 arttı.
* Son 15 yılda 241 polis, 91 asker, 17 özel timci, 15 korucu, 45 gardiyan tecavüzden yargılandı. Fakat hiçbiri ceza almadı.
* Tecavüze uğrayanların yüzde 50’si 18 yaş altında. Bunların yüzde 90’unu kız, yüzde 10’unu oğlan çocukları oluşturuyor.

Arkanı yaslanıp bir düşündüğünde ne kadar çok acı olduğunu görebiliyor musun?
Göremiyorsan rahat yaşıyorsun yada görmek istemiyorsun, ilgilenmiyorsundur yada...
Sabah evinden çıkıp akşama kadar inşaatta çalışan Hüseyin abinin evine ekmek götürebilme derdi hiç aklına bile gelmiyordur, yada meyhanede içip içip eve gelen Rıfkı'nın eşi Naciye ablanın evlere temizliğe gidip çocuklarını şu hayatta bir yerlere gelebilmesi uğruna çektiklerini göremiyorsun, İstanbul'un o ara sokaklarında dilenen insanlıktan haberin yok.
Çünkü merhametin körelmiş, çünkü öleceğini hiç hesaba katmıyorsun, tıpkı bir kölenin sahibine itaat ettiği gibi sende sisteme itaat ediyorsun, çevrende neler olup bittiğinin farkında bile değilsin.
CV düzme derdindesin yada akşam kafeye gidip karı kız kesme derdindesin.
Hangi marka ayakkabı olsam, Pierre Cardin'in şalını mı yoksa Vakko'nun eşarbını mı alsam diye bir derdin var senin.
Hayatta çektiğin en büyük acı ergenlik sivilcelerini sıkarken duyduğun acı.

Şuan saat 05:55 ve canım o kadar sıkkın ki anlatacağım bir Allah'ın kulu yok. Sırf bu yüzden yazdım bu yazıyı, birilerinin burada yazdıklarımla kafasının dank edeceğini sanarak yazmıyorum artık.
Merhametimizi ve insafımızı git gide daha çok kaybediyoruz.
Onları kaybettikçe insanlığımızı yitiriyoruz.
Sevmeyi bile unuttuk toplum olarak.
Ne kadar kötü.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder