Milliyetçilik

Allah'ın selamı üzerinize olsun babacanlar!
Milliyetçilik üzerine bir yazı yazmam gerektiğini hissediyordum uzun zamandır.
Bu yazıyı da diğer yazılar gibi, kendimi ''bunları söylemezsem bir suç işliyormuş'' gibi hissetmemek için yazıyorum.
Bu yazı normalde çok uzun olması gereken bir yazı fakat ben belirli şeyler üzerinde durup kısa kesmeyi düşünüyorum meseleyi.

Milliyetçiliğin mana ve mahiyetini bilmeyen, muhtevasından habersiz insanlar çoktur günümüzde. Bunlar Türk milliyetçiliğinin bir tepki hareketi olarak doğduğunu sanırlar. Onu, marksizmin, komünizmin, emperyalizm ve hümanizmin antitezi olarak görürler. Oysaki Türk milliyetçiliği öyle sanıldığı gibi Fransız İhtilali'nden sonra karşımıza çıkan bir vaka değildir. Türk milliyetçiliği  bir dünya görüşü bir devlet felsefesi hassasiyetiyle taa Bilge Kağan'dan beri kesintiye uğramadan sürüp gelmektedir. Yani hümanizmin, emperyalizmin yada komünizm ve marksizmin antitezi olmasının imkanı yoktur!

Günümüzde Türklüğü ırki olarak ele alırsak Türkiye üzerinde barışı hiç bir zaman sağlayamayacağımız anlamına gelir. Türklüğü karakter olarak ele almalıyız.
Öncelikle şunu açıkça belirtmeliyim;
Türk ırkının diğer ırklardan hiç bir üstünlüğü yoktur! Belki eskiden vardı Türkler'in diğer ırklardan farklı bir özelliği fakat günümüzde ne yazık ki küreselleşen ve teknolojik olarak gelişen dünya Türkler'in bu özelliğini yok etmiştir. Bana göre o özellikleri savaşçı olmalarıdır.

Bildiğimiz gibi "Türk/Türük" sözünün anlamı kaynaklara göre "türemek, miğfer, güçlü kuvvetli" olarak verilmektedir. Türkler iyi ata biner ve kılıç kullanırlardı savaşçıydılar fakat 21. Yüzyılda bu özelliğin hiç bir anlamı kalmamıştır. Adamlar lazer silah yapıyor, kitle ihma silahları yapıyor, etkili menzili 3000+ olan silahlar yapılıyor Türkler'in ok atmasının hiç bir özelliği kalmamıştır zaten kalsa bile bir önemi yoktur. İnsansız hava araçlarından haberiniz vardır herhalde.
Türkler aynı zamanda yapılan araştırmalara göre ata binen ilk kavim Türkler'dir. Kaynak için tıkla
Allah sadece Türkler'e İslam'ın sancaktarlığını yapmayı nasip etmiştir.
Türklüğü savunacak kişinin öncelikle kendini ilim ile donatmalıdır yoksa karşımıza kafa tasçı olarak çıkacaktır.
Türkler'in ırki üstünlüğünün olmaması seni üzmesin çünkü bu atalarımızı, geçmişimizi, tarihimizi sevemeyeceğimiz anlamına gelmemektedir, gelemez de.
Kişinin milletini sevmesi, milletinin hassasiyetlerini ve çıkarlarını düşünmesi, milletinin refahını ve huzurunu arzulaması milliyetçiliktir.
Milliyetçilik ile kavmiyetçilik arasında ki farkı akıllı bir insan idrak edebilir.
Milliyetçilik ile kavmiyetçiliği aynı kefeye koymaya çalışan programlanmış beyinler için sarf edilecek her söz beyhude olacaktır.

''Milliyetçiliğe değişik manalar vermeye çalışanlar vardır bununda nedenlerinden biri de şudur;

Günlük sorunlar karşısında takınılan tavra göre, milliyetçiliği hem geçici hadiselerin tesiriyle hemde izafi ölçüler içinde tarif etmektir.

 Mesela düşman işgaline uğrayan bir ülkede istilacılara karşı direnmek milliyetçiliğin şartlarındandır ama bu kafi değildir. Aksi de olabilir. Kapitalist Fransa, Nazi Almanya'sı tarafından işgal edildiği zaman, Fransız komünistleri milliyetçilerle beraber Almanlara karşı savaşmıştı. Acaba Fransa'yı Rus orduları işgal etmiş olsaydı komünist Fransızlar aynı direnişi gösterecekler miydi?''

Yani sadece düşmanla savaşmak, düşmana karşı mücadele etmek değildir milliyetçilik.

''Milliyetçilik, ona zıt veya düşman olan görüş, düşünüş ve anlayışlara göre izah edilemez.

Komünist düşmanı bir insana milliyetçi diyemeyiz değil mi?

Milliyetçilik, ne kendisine zıt fikirlere karşı doğmuş bir tepki hareketidir, ne de bir takım tezlerin antitezidir.

O bir dünya görüşü olarak başlı başına bir tezdir.''

''Milliyetçiliği ayaklar altına almak''tan bahsetmek tarihe not olarak düşülmüştür ve millet bunu hiç bir zaman unutmayacaktır.

Milliyetçiliğin içini boşaltmak için son yıllarda ''ulusalcılık'' kavramı çıkartılmıştır.

Milli kelimesini kullanmak yerine ''ulus'' kelimesini kullananlar milli kelimesinin dini muhtevasından rahatsız olan insanlardır.